7 Nisan 2011 Perşembe

sipariş!

şimdi güne bu şarkıyla başladık.
nerdeyiz şişli adliyesi. ankara adliyesi gibi değil. tamam her bi yerde adliye var burda da ankara adliyesi bir başka bak.
ben bunu bilir bunu söylerim.

muhsin ertuğrula gittim. gişede beklerken bir kadın geldi. onunla oyunlardan muhabbet ederken lafı "istanbul efendisi"ne getirdi evet güzel oyundur. dedi. biz de oynamıştık dedim. gözlerime bakıp sanatçı mısınız dedi.
ah o an ahh...
ahh...
evet evet sanatçıyım hatırlamadınz mı yoksa. durun durun şöyle bakın bir de.. demek için neler vermezdim.
ah...
halbuki yok öyle amatör olarak ilgileniyorum demekle yetindim. gözlerimi kaçırdım.

neyse bu bahsi kapatalım a dostlar.


sevgili iyilik perisi,

nerdesin? ne yapıyorsun? hemen buraya gelmelisin. aklımı kaçırmam an meselesi. bana hemen bir adet velayet konulu alengirli tartışmalı çok çetrefilli bir yargıtay kararı bul.
romayı ben yap(k)arım.
o değil el yazısı istedi.
21. yüzyılda el yazısı ödev isteyen profesörlerin olduğu bir dünyaya çocuk getirmek istemiyorum!

günün burdan sonraki şarkısı...
çok mu arabesk oldu beybi?
ama öyle ne yapalım?
vicdanının sesini dinle bak ne diyor? senin için bir can bir can gidiyor.

o değil hemen sopanı kap ve buraya gel iyilik perisi mi meleği mi hanginiz kolaydaysa işte.
bana bi avukat lazım. o da bu gece lazım.
her şeyin şarkısını buluyorum bu ara. hadi bakalım.

o değil asıl oyun okuyorum bu ara. oyun okumak insanı çok mutlu eden bir şey. sanki izliyormuşum gibi hissediyorum. bu hissiyatı çok seviyorum.
seni de seviyorum.
öperim.

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...