18 Ekim 2010 Pazartesi

hastalık!!

evet evet! bu bir hastalık olmalı.

istanbula geldiğimden beri kitap okuyamıyordum.
başlayıp 5. sayfada, 9. sayfada, 17. sayfada bıraktığım kitaplar yığını büyüdükçe büyüyordu.
soruna ne odaklanma problemi diyebilirim ne de ilgi eksikliği. tamamen aman bana ne havası çökmüştü üstüme ki iş kendimden nefrete varabilirdi. ösese senesi denilen illete bile kitap okumayı ihmal etmemiş bi insanken boşlukta sadece aylak aylak dolaşmayı iş edinmiş olmak çileden çıkaran bir şeydi beni.
işin bir diğer boyutu film de izleyememek.
peki ne yapıyorum ben o zaman ipek'in hayatından film ve kitabı çıkarırsak geriye ne kalır?
bakalım bu sokak nereye çıkıyor oyunu!
evet istanbula geldiğimden beri tek yaptığım şey bu. bir de emine'ye yürümek..

bu işe bi çözüm bulmalıydı. ben roman bile okuyamazken anayasa hukukunu nasıl okuyacaktım?
önce derin derin nefesler aldım. zorlamanın alemi yok. oyunlarıma devam ettim. tehlikeli değildiler. sonra usul usul eski kitaplarıma yaklaştım. sanki kimseleri sevemiyormuşum artık sevmeyi unutmuşumda eski sevgilime gidiyormuş gibi tutunamayanlara uzattım elimi.
nasıl seviyorduk söylesene dedim.
oğuzcuğum atay, nasıl tutunamıyorduk biz? haydi anlat bana.. en başından..
iyi gidiyoruz şuan. eski bir şeylere tutunma isteğim varmış demek bak. tutunamayanlara tutundum ben. sanki ilk defa okuyormuş gibi. şarkı bölümünü biraz hızlı geçtiğimi itiraf edebilirm zira bazı mısralar hala ezberimdeymiş.

kimi yerler aklımdan çıkmış ya da daha evvel okuduğumda bu kadar gözüme çarpmamış, ya da o zaman okuduğumda aklım ermemiş. yeni yeni şeyler keşfeder gibi okuyorum bugün. bugün hayatımda ilk defa kitap okur gibiyim.
bu gün sanki ilk defa aşık olmuş gibi..

canım oğuzcuğumatay..

NOT:

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...