12 Eylül 2010 Pazar

bu bir referandum yazısıdır

günümüzde hemen herkesin içinde bir adet siyaset uzmanı bulunmaktadır. apolitik diye bi kavram hakikaten varsa bu zihniyette ki çöp beyinli bir nesili saymaz isek toptan genellemek mümkün. ki bu apolitik neslimiz bile referandum sürecinde bilhassa facebookta 3 video izleyip uf ben çok deli fikir sahibi oldum ben çok deli biliyorum diye alıyor sazı eline. bunu yaparken en çok düşündüğüm nokta ise izlediği bu videoların doğruluğunu bile sorgulamaması. yani ben yarın öbür gün angelino jolie hakkında bilinmeyen gizli plan diye bi video hazırlasam -ki yeterli donanıma sahip olsam sırf toplumsal deney amaçlı yapardım bunu- angelina jolie aslında kürt müş türkler baskı yapınca kaçmış diye senaryo yazsam. estetik olmuş desem. önce sonra fotoğrafları koysam. kaç kere paylaşılır acaba. ve altına kaç tane "abi pek inanmadım ama doğru olabilir" gibi bir comment yapılır? bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaya çalışan insanlara 18 yıllık hayatımın aklı başında geçirdiğim süreç boyunca acıdım. kalan ömrüm boyuncada acıcam.

herkesin bilgi sahibi olduğu bu güzel ülkede roportajlarda şöyle şeyler kulağıma iliştikçe daha da bi gururlanıyorum. ah diyorum. insanımız ne kadar araştırmacı geliştirmeci.

-amca oyunu neye verecen?
-ak partiye.
-amca bu yerel seçim değik referandum. evet mi hayır mı?
-ha evet diyecez evet.

-referandumda nasıl oy kullanıcaksınız?
-hayğııır dicez biiiiz.
-neden?
-çünkü akepe evet istiyo. akepe gerici.

-teyzecim referandum da oy kullanıcak mısın?
-tabiki bu benim hakkım.
-ne diceksin peki?
-evet dicem.
-neden?
-kocamla öyle karar verdik.

aman alllahım aman allahım sana geliyorum. kaç kişi hangi maddeler oynanıyo ne olacak diye baktı acaba o kadar merak ediyorum ki. nasıl mantıktır lan bu. biz kocamlan konuştuk görüştük. böyle dimee karar verdik. koltuk takımı çünkü. gerçi ben sokaklarda gezen muhabirleri de pek onaylamıyorum. oylama bu ve gizli bir oylama. ve insanlara böyle bir şey sormaya ne derece hakları var sabaha kadar tartışılır. ben tartışırken sonuçlar açıklanır falan filan.

asıl olarak gelmek istediğim nokta şu ki. türkiyede siyatesin geldiği çirkin nokta. il il gezmenin amacı bence sadece maddeleri anlatmak olmalıydı. her parti getiri götürü olarak anlatmalı ve öylece bırakmalıydı. yok biz onun kırmızı donlarını biliriz. o eskiden ne keraneciydi o adamın yasasoma güven olur mu gibi evet ya da hayırı kişilerle özleştirerek halka sunmak en başından yanlış bir şeydir zaten.

bu referandum öyle bir noktaya geldi ki son olarak doğru olan değil amaç. hani okullarda münazaralar olurdu ya. onun gibi. ne savunduğun değil. nasıl savunduğun önemlli. tamam siyaset biraz pazarlamadır. eyvallah ama senin pazarlamak için yola çıktığın ürünle "şu elimde görmüş olduğunuz" cümlesini kurarken elinde gösterdiğin bambaşka. onu napcaz yiğen?

insanlar çok sert konuşuyo ben onun konuşma şeklini sevmiyorum ondan evet dicem. çok baskı kurmaya yönelik konuşmalar yapıyor eli ayapı durmuyor ondan ben hayır dicem gibi saçma salak cümlelerle ortalıkta fink atarken nereye gidiyoruz allesen? sen adamın daha ne söylediğine bakmamışsın. o adamdan dinleyemiyorsan başka adamdan dinle.

ama geçip de karşıma akepe yol yaptı köyden 11 çoçuğumuzu işe aldı. cami yaptı allah razı olsun oyum evet.
akepe bence çok yobaz. kaka o. gerici. hem ben anarşikim asiyim. çarşı hep karşı hayrı hayır hayır. insanı arasında zerre fark yoktur aslında.

yerel seçim olur. yiyo ama çalışıyo görüşüne bile eyvallah derim belki ama bu kadar saçmalamaya üzülürüm. hakikaten.

bir de son olarak aslında bir özet niteliğinde hangi ildi hatırlamıyorum videoları çıktı. uykusuz da falan da yazdı. akepe konuşmasında
"cehepenin türban sorununu çözeceğine inanıyor musunuuuzz?"
halk:
eveeeeet.
..
inanmıyorsunuz değil mi?
eveeeet.

bunun hayırıda olabilirdi. olabilirdi. çünkü bu kadar bilgisiz bir kitle var.
evet ne diyoruz o zamaaaan??

eğitim şart.

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...