soley arı sanırım benim hayalimdeki hayatı yaşıyor. yani hayallerimden birini. yani aslında ben 8 10 kişi için hayal kurduğum için yaşamak istediğim hayatlardan biri de buydu. umarım güzel açıklayabilmişimdir. yoksa hem dünya gez, hem oyuncu ol, hem eleştirmen ol, hem kayıp zamanın izinde'yi hemencecik oku, hem mükemmel pastacı çikolatacı olmak. zor iş. yani olmaz değil de 3ünü 5ini yapayım desem dünya gezme işi yatıyor. bir de hukuk var. işler karışıyor. ben de kendime bir sürü hayali hayat yapıp hepsi için ayrı ayrı şeyler kuruyorum. bence bu normal bi şey.
ilk brownim şaraplı beyaz çikolatalı bademli karamelli oldu.
ablam kahve vişne ceviz yaptı. bizimle beraber browni yapan bi çocuk portakal kahve yaptı. normalde portakalve çikolata birliğinden nefret ederken o bile güzel olduysa.. daha da bir şey diyemem.
öğrendiklerim ve tattiklarım sadece çikolata ile de sınırlı kalmadı. dünyanın en mucizevesi iksiri vodka suyunda günlerce belki haftalarca dinlendirilmiş armuttu. bilim armudun yarısı bile baş döndürecek alkol seviyesine sahipti kanımca. onu yedikten sonra montrealde yaptışım hiç ibir shot bana mısın demedi:)
ve tabiki truffle!! bunu kelimelerle anlatmak imkansız. ama elimdeki bütün viski rezervini truffle yapmakta kullanacağım ve elimdeki viski de hiç de azımsanacak gibi değil.
en yakın zamanda eminönüne gitmek gerek. ip almak gerek. çikolata almak gerek.
-ne okuyorsun?
-dostoyevski cinler ama alternatif olarak hukuk.
not: alternatif kelimesini koruma yaşatma ve yaygınaştırma derneği kuracağım. hepsi annemin başının altından çıktı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder